VUR EMRİ
Bir haber dolaşır semada pulpul;
Kılınçlar bilensin akın var Çin’e.
Yiğitler at sürer düşman içine;
Tarihe hükmeden bir ses duyulur:
- Vur! TÜRKLÜK aşkına vur!
Yüklenir bir ülke oymak ve avul,
Sel olur ordular, batıya akar.
Uçar elden-ele bozkurtlu bayraklar.
Emreder bir başbuğ, sade ve vakur:
- Vur! BAYRAK aşkına vur!
Karışır top sesi, nal sesi, davul..
Çağdan çağa çığır açar gemiler.
Bir hâkan atını denize sürer
Ve der ki: “Yıkılsın Bizans’ı koruyan sur, ”
- Vur! FETİH aşkına vur!
Parçalanmak istenir bir ülke, Anadolu’dur:
Şahlanır bir anda bin yıllık hınçlar;
Eser poyraz poyraz eğri kılınçlar,
Kütahya düzünde kelle savrulur...
- Vur! TOPRAK aşkına vur!
Ya... işte tarihin böyledir oğul!
Geçmişten hız alsın geleceğin de..
Göster Türklüğünü tunç bileğinle!
Bu dine, bu ırka ve bu toprağa
Sataşmak isterse herhangi gavur:
- Vur! ALLAH aşkına vur!
Abdurrahim Karakoç
Müjde
Su değdi çekirdeğe, sevda doldu yeşile
Filizlenen mânâlar arza 'DESTUR' diyecek.
Seksenlik ihtiyarlar nursuz geberse bile
Yeni doğan bebekler doğarken 'NUR' diyecek.
Bu akışı durdurmak gayri kimin haddine
Denizler gel edecek, göller 'BUYUR' diyecek.
Devrim yobazlarının çırpınması nafile
İman yüklü genç nesil dinsize 'DUR' diyecek.
Putları devirecek İslâm'ın sesi yine
Görenler 'GİTTİ ZULMET-GELDİ HUZUR' diyecek.
Dolaşacak KUR'AN'ın müjdesi dilden dile
İnsanlar istisnasız 'GERÇEK BUDUR' diyecek.
Ülkeler ve kıtalar koşacak bu hak dine
'İSLÂMİYET MÜHRÜNÜ BANA DA VUR' diyecek.
Her takvim altun harfle yazacak sinesine
'VAKTİ NAMAZ” diyecek, ”VAKTİ SAHUR' diyecek.
Sevgi, kardeşlik hissi çıkacak zirvesine
Kâinat 'HİÇ DİNMESE AH BU YAĞMUR' diyecek.
Ve herkes Lâilâhe İllallah zikri ile
'MUHAMMED RASULULLAH-ŞÜPHE YOKTUR' diyecek.
Kavga Şiirleri 2 >>>